Üniversite sınavında barajı geçebilmiş öğrencilerimiz için yapacakları tercihler hayatlarında çok önemli bir yer taşıyor. Bu tercihleri yaparken değerlendirmeye almanız gereken bir çok önemli nokta var. Fakat nasıl tercih yapılacağından önce tercih yapılmalı mı konusunu aydınlatılmasında fayda var. Özellikle pandeminin de etkisiyle bu sene sınava istediği gibi hazırlanamamış ya da arzu ettiği üniversite ve bölümleri tutturamamış öğrencilerimizin çoğu 'Acaba bu sene tercih yapmasam mı?' diye düşünüyor. Yazımızda üç başlıca konuyu ele alıyoruz: • Üniversite tercihi yapmalı mıyım?
• Üniversite tercihi yaparken nelere dikkat etmeliyiz?
• Tercih yaparken sıralamaya mı puana mı bakmalıyız?
ÜNİVERSİTE TERCİHİ YAPMALI MIYIM?
Bu senenin verilerine bakan eğitim uzmanları 180 olan barajı geçen öğrencilerin çok düşük olduğunu, dört yıllık üniversite tercihi yapabileceklerin ise geçen seneye göre yarı yarıya düştüğünü ve kontenjanlarda ortalama %15-20 boşluk kalacağını söylüyorlar. Peki bu ne demek oluyor?
2022 senesinde yapılacak olan sınavda 3 tür aday olacak;
• bu sene tercih yapmayıp tekrar sınava girecek olanlar • pandemiden ötürü bu sene başvuru yapmayıp seneye girecek olanlar ve
• ilk kez sınava girecekler
Yani 2022 sınavında bu yığılmadan ötürü yaklaşık 3 milyonu aşkın aday olacağı öngörülüyor. Bu da öğrencilerin seneye daha iyi bir puan yapsalar bile aday çoğunluğundan ötürü sıralamalarda aynı yerlerde kalma ya da daha kötü bir ihtimalle sıralamada geriye düşme ihtimallerinin arttığını gösteriyor. Kontenjanlar dolduğu anda öğrenciler bu sefer dışarıda kalma ve tercih yapamama tehlikesiyle karşı karşıya kalıyorlar.
Eğitim uzmanı Turgay Polat bu sene barajı geçen öğrencilerin çok şanslı olduklarını ve mutlaka tercih yapmalarını söylüyor. Yazının en başında bahsettiğimiz gibi elenen adaylar ve böylece kontenjanlarda oluşan boşluklar sebebiyle öğrencilerin iyi yerler tutturmaları bu sene daha yüksek bir olasılık. Peki üniversite tercihi yaparken nelere dikkat etmeliyiz?
ÜNİVERSİTE TERCİHİ YAPARKEN NELERE DİKKAT EDİLMELİ?
Öncelikle öğrencinin kendisine 'Hangi bölüm?' sorusunu değil, 'Gelecekte ne yapmak istiyorum?' sorusunu sorması gerekiyor. Ülkemizde yapılan en büyük hatalardan biri üniverstie bölümlerini meslek tercihleri gibi algılamaktır. Gireceğimiz üniversite kariyer belirlemede önemli olsa da artık üniversite eğitimi yerine üniversite hayatı kavramına geçildiği de unutulmamalıdır. Hayatınıza büyük bir ölçüde yön verecek olan şey sadece mesleki eğitim değil, üniversite hayatının size kattıklarıdır.
1. Yurtdışı Programları
Seçeceğini üniversitenin ERASMUS gib yurtdışı programları olması özellikle globalleşmenin de etkisiyle çok büyük bir önem taşıyor. Bu tarz programlar sadece yurtdışına çıkış imkanı olarak görülmemelidir. Seçtiğiniz üniversite istenilen şartları karşıladığınız takdirde sizi anlaşmalı olduğu başka bir üniversiteye ya da akademik bir seminere yollar. Bu tarz projeler sizin ileride kariyerinizde de kullanabileceğiniz bağlantılar kurmanızı sağlar. Yani bu programar kısa süreli bir gezi yerine uzun vadede kazanç sağlayan bir kariyer imkanıdır.
Yurtdışı programlarına katılmak için aranılan başlıca şartlardan birinin yabancı dil olduğu unutulmamalıdır. Öğrencilerin girdikleri üniversitede İngilizceyi halledip en az 2 tane daha yabancı dil öğrenmeleri yine uzun vadede çok yararlı olacaktır.
2. Yandal ve Çift Anadal İmkanları
Bir diğer önemli unsur yandal ve çift anadal imkanlarıdır. Bu programlar her üniversite bulunmayabiliyor. Peki yandal ve çift anadal nedir? En basit anlatımıyla bu programlar fakülteniz içinde bulunan bir başka bölümden sertifika ya da diploma almanızı sağlar.
Eğer yandal yapamayı tercih ederseniz, ilk sene ortalamanızı tutturduğunuz takdirde, ikinci seneninzde seçtiğiniz bölümün zorunlu derslerini alarak mezuniyetinizde seçtiğiniz bölümün diplomasının yanında bu bölümün de sertifikasını almaya hak kazanırsınız.
Çift anadal programında ise adından da anlaşıldığı üzeri seçtiğiniz bölümü anadal olarak okursunuz. Yani yandaldan farklı olarak bölümün bütün derslerini almak zorundasınızdır. Bu yüzden de mezuniyetinizde sertifika yerine bölümün diplomasını alarak çift diploma ile lisans eğitimizi tamamlayabilirsiniz.
Fakat daha önce söylediğimiz gibi gelecekte ne yapmak istediğinizi düşünmeniz. Yandal ve çift anadal imkanlarını üniversitenin fakülte sitelerinden ulaşabilirsiniz.
3. Üniversitenin İşbirlikleri
Yine yurtdışı imkanlarında bahsettiğimiz gibi tercih edeceğiniz üniversitenin iş dünyasındaki iş birliklerine de bakılmalıdır. Üniversiteniz başka hangi üniversitelerle ya da şirketlerle çalışıyor? Yurtdışı işbirlikleri ne kadar? gibi soruları sizin de iş dünyasında kullanabileceğiniz potansiyel bağlantılarınızı gösterir. Yine üniversitenin kendi sitesinin yanı sıra seçeceğiniz fakültenin sitesine bakmanız özellikle bölümde tecrübe edebileceğiniz imkanları görmenizi sağlar.
4. Akademik Kadro ve Dersler
Nerede eğitim aldığınız kadar kimlerden eğitim aldığınız da önemlidir. Yazmayı düşündüğünüz bölümün hocalarına bakmayı ihmal etmeyin. Dersinize girecek olan profesör, doçent ya da doktorarın oranı nedir? Alanlarında ne kadar uzman olurlarsa bilgi birikimlerinin o kadar çok ve size verecekleri eğitimin bir o kadar iyi olacağı unutulmamalıdır. Öğrencilerin düştüğü yanılgılardan biri de sırf tercihi tutuyor diye bölüm yazmaktır. Her yıl bilmeden yazılan bu bölümlerde derslere yaşadıkları ilgisizlikler sebebiyle bölümleri yarıda bırakıp sınava tekrar hazırlanan bir çok öğrenci var. Hem emeğinizi hem de vaktinizi harcamamak için derslere bakmanız bölüm hakkında size bir fikir verir.
5. Sosyal Faaliyetler
Belki de işin en eğlenceli kısmı üniversitenin size sunmuş olduğu sosyal imkanlar. Mesela tercih edeceğiniz üniversitede sosyal topluluklar ve etkinlikleri ne kadar? Merkez ve bölüm kütüphaneleri nasıl? Yüzme havuzu ya da spor salonu var mı? Bütün bu sosyal imkanları hem özel hem de iş hayatınızın çemberini genişletir. Üniversite hayatı içerisinde kendinize kattıklarınız mesleğinizi ve kariyerinizin gidiş yönünü belirler. Örneğin dans ya da fotoğrafçılık topluluğu sayesinde bölümünüz dışında bir meziyet öğrenerek kendinize yeni bir kariyer imkanı sağlayabilirsiniz. Bu tarz topluluklarda yarışma gibi faaliyetlerle kendinizi tanıtabilir ve bir kez daha sosyal ağınızı genişletebilirsiniz.
ÜNİVERSİTE TERCİHİ YAPARKEN SIRALAMAYA MI BAKILMALI PUANA MI?
Bir çok uzmanın da söylediği gibi tercihler yapılırken sıralamaya bakmak daha sağlıklı sonuçlar almanızı sağlar. Peki üniversiteye girerken puana bakılıyorsa neden sıralamalara bakmalıyız? Aslında bunu mantığı çok basit: Örnek olarak Boğaziçi Üniversitesi Elektrik - Elektronik Mühendisliği'nin 2019 ve 2020 puanlarını karşılaştıralım.
TAVAN SIRALAMA TABAN SIRALAMA
2019 555,94 3 537,25 533
2020 557,67 8 542,23 714
Tabloda taban puanlarına bakılırsa iki yıl arasında sadece 10 puan oynadığını görürüz. Böyle bir karşılaştırmada iki yıl arasındaki puan başarısında çok büyük bir fark olmadığı düşünülebilir. Ancak sıralamaya bakılırsa iki yıl arasında 181 kişi oynadığı görülür. Buradan yola çıkarak en sağlıklı yöntem tercihlerde öncelikle ilk üçe 'boş tercih' dediğimiz, sıralamada sizden önde olan bölümleri yazmak. Örneğin siz 10.000'ninci sıradaysanız 5.000'lik bir bölüm yazabilirsiniz. Bu bölüme girme ihtimaliniz sizden öncekilerin bölümü tercih etme oranına bağlıdır. Eğer bu bölümler tercih edilmez ise sıra size gelebilir ve bölüme girebilirsiniz.
Kalan kısımlara girme ihtimalinizin olduğu bölümlerden başlayarak yavaş yavaş yine bu bölümlerin dolma ihtimaline karşılık sıralamanızın altında kalan bölümleri yazmak en doğrusudur. Ancak unutmayın! Sevmediğiniz, okumak istemediğiniz bir bölümü sırf üniversite okumak için yazmanızı tavsiye etmeyiz.
Comments